3 Mart 2012 Cumartesi

insan en azından hayatının belli bir alanından hayata tutunabilmeli ya da hayatının devamlılığı için tutunabilmek zorunda. benim üstümdeki bu lanet neyin nesi ben anlamıyorum bi türlü.
-aileme bi bakıyorum; bokun boku bi babam var. ama bokun en boku.
-kendi ev hayatıma bakıyorum; bildiğin mantar tarlası işte.
-okuluma bakıyorum; istanbul'un en boktan okulu.
-arkadaşlarıma bi bakıyorum; 4-5 tane yakın diyebileceğim arkadaşım var ama hepsinin en yakın arkadaşları başka insanlar. sadece 1 tanesi belki en yakın arkadaşı olduğumu düşünüyodur ama benim bok şansıma o da sevmeyi bilmez pek.
-aşk hayatıma bakıyorum; bokun atası.
-genel olarak hayatıma bi bakıyorum; nasıl bir boktanlık, nasıl bir bahtsız bedevilik, nasıl bir 'bu da mı beni buldu'luk hakim belli değil.

bi görseniz öyle belirli patlama dönemleri hariç bunalıma giren bir insan bile değilim üstelik. benden daha fazla sırıtabilen bi insan göremezsiniz belki de. patlama dönemlerimde de kendi içime patlarım zaten anca. ama niye her şey hâlâ bu kadar bok hiç bilmiyorum be, hiç anlamıyorum, hiç anlayamıyorum.

erkek meraklısı filan da değilim ama içlerinden düzelebilme ihtimali olan tek madde acınası bir şekilde sadece aşk hayatı maddesi. o yüzden de en fazla ona tutunabiliyorum ama onun da bokluğu bir tuttu mu hiç düzelmiyor.

bugün pisliğin doğum günü. bugün muhtemelen sevgilisiyle fingir fingir doğum günü kutlayacak. az önce de yakın arkadaşlarından biri mesaj atmış yok yanına gidecekmiş de sürpriz yapacakmış da filan. tamam da banene yani? ben de zaten o sinirle hiç soğukkanlı filan davranamadım iyice bok oldu. hâlâ onu seviyorum zannedecekler ama ne yapayım. ben o kadar boku o yemiş olmasına rağmen içine sine sine mutlu olanın o olmasını yediremiyorum. içim almıyor onu bir türlü. bu bok insanlar niye bu kadar mutlu ben niye her seferinde bu kadar boklara geliyorum anlamıyorum. ben zaten miniminnacık şeylerden bile mutlu olabilirken hayat o miniminnacık şeyleri bile benden neden bu kadar büyük bir hırsla saklıyor anlayamıyorum.

şimdi ben depresyona girmeyeyim de kim girsin?

1 yorum:

  1. Sana yürekten yaklaşan bir kimse bir adım atarsa, sen ona on adım atacaksın. Eğer yürekten bir adım atmıyorsa, sen ondan kaçacaksın.

    YanıtlaSil